Eski bir şehre doğru...



Öncelikle bir elin parmağı okuyucumun Ramazan bayramı mübarek olsun, Şeker bayramı kutlu olsun. İsmet Berkan'dan tutun ytrumnoua'ya kadar herkes bunun üzerine birşeyler söylemiş ben de kuru kalmayayım. Öncelikle güzelim bayramı da bu "biz" ve "öteki" çekişmesinin kurbanı ettik ya başta boşbakan olmak üzere ne kadar teşekkür etsek azdır. Acaba "İyi bayramlar" desem çok mu postmodern olur, "mübarek" kelimesi beni yobaz kılar mı diye düşünmekten kimi gördüğüm kişilerin bayramını tebrik bile edemedim. "Bayramınızı tebrik ederim"!! Bu da biraz laikçi gibi oldu, laikçi de neyse? Bayramı kutlama şekliniz ve bunu dile getirmeniz daha çok nasıl bir ortamda büyüdüğünüze ve bunun siz küçükken nasıl dile getirildiğine bağlı aslında. İsmet Berkan'ın da dediği gibi bizde de "Bayramınız mübarek olsun" denirdi. Kutlamak bahsettiği gibi biraz Şaman kökenli gibi. "İyi bayramlar" ise ilk kez iş ortamında duyduğum bir cümle. Zamanla herşeye alışıyor insan. Ama demek istediğim ağzımızdan çıkan bu iki kelimenin bile toplumu kamplaşmaya götürdüğü. Oysa ki ben ve aslında birçoğumuz Şeker bayramı diyenlere kızmayız, ya da Ramazan bayramı dedim diye hop "one-way ticket to the heaven into the pocket". Hrant Dink'in kendi toprağında ölen Ermeni teyze için söyleyen yaşlı amcanın dediğinden alıntıladığı gibi "Su çatlağını bulur". Bıraksak su çatlağını elbet bulacak. toplum kendi yolunu çizecek ama bizde suyun çatlağını bulmasını bırakın kaynağından çıkar çıkmaz ona yol çizenler var ki toplum kendisine biçilen bu kalıplarla fena halde dertte.

Sonrası modern bayramların vazgeçilmezi cep telefonlarımıza gelen mesajlar. Vodafone'un taktiği sanırım suyun yanlış bulduğu çatlağı düzeltti ve bunu gelip de elin İngiliz firmasının kimbilir hangi abidik gubidik ismi taşıyan reklam ajansıyla yapması trajikomik aslında. Not düşmek için kısaca özetlemek gerekirse reklamda aile misafirliğe gittiği evin zilini çalar ve kapının açılmasıyla birlikte bir kuple bayram şiirini maile seslendirir. "Bayramda mesajlaşmayı bırakın, Vodafone'la dilediğiniz gibi konuşun". Bu slogandan etkilenen diğer şebeke operatörü kullanıcıları da gözlemlediğim kadarıyla artık abartılı mesajlar göndermeyi bıraktılar. En azından saat 21:24 itibarıyla durum bu. Bu yaptıkları küçük toplum mühendislikleri için İngiliz ortaklarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır.

Yaklaşık iki gündür seyrettiğim ve etkisinde kaldığım It's always sunny in Philadelphia" yüzünden bayramı Charlie gibi bağırarak kutlamak istiyorum. 320gb'lık harici diskte o kadar az yer kaldı ki sanırım biraz olsun eritme işine girişmem lazım ve ilk olarak Philadelphia'dan başlamak iyi geldi. Boş evde iki sezon ve kahkahanın haddi hesabı yok. Gülmek için dizi mi durdurulurmuş :)

Resmin postla alakası ise iki günlüğüne eski bir şehre, eski şehrime yani Eskişehir'e gidiyorum. Gördüğünüz resimse Ankara Garı'nın Eskişehir yönüne bakmakta olan yorgun bir Ziggy tarafından çekildi, sol ayaktaki Stan Smith ise tamamen davetsiz misafir. Sebebe gelirsek her ne kadar anlamını bilmesem de dünyaevi'ne girme yolunda önemli adımlar atmakta olan brüderim için yola düşme vakti. İnternetsiz hayat bir hata deyip eve ADSL bağlatmıştım ama o hengame arasında yazmak imkansız gibi. İki gün sonunda hakkını verip tekrar uzun birşeyler yazmak üzere huzurlarınızdan ayrılır ve ekibim ben kendim adına iyi bayramlar dilerim.

dipnot: Eğer bayram telaşesiyle Uykusuz'u almadıysanız kapakta Bayram Fırat'ı var, içerde ise Fırat bayram gezmesinde. Hele kapağa cuk oturmuş :)

Yorumlar

woundheir dedi ki…
eneee aynen öyle, ben almadım ama pazar günü ankara yolculuğu için mi saklasam :/ neden söyledin ki bunu bana?

ayrıca yazını okumadan önce kendi çapımda orta yolu bulduğumu düşünmüştüm "iyi bayramlar" diyerekten ama "hayırlı bayramlar"ı unuttuk mu dersin alternatif olarak?
ziggytheking dedi ki…
spoiler içermiş biraz evet ama ben dün yolculukta 3 sat boyunca aralıksız cem kozlu'nun thyde yaptığı değişimi okudum. 3saat boyunca trende kitap ve ben! leptatpı satmak gerek demek bu :) hayır da şer de bizi yobaz kıvamına getirebilir sanırım.
Adsız dedi ki…
bence happy holidays diyelim.

ben her çeşit kutlamayı duydum şimdiye dek o sebepten kulağım herbirine aşina. ben hala 40 yıllık şeker bayramının ismine takılınması olayındayım.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Seeen olmasan CinCon!

IR714

Şehir Rehberi#21 Eskişehir'de bir öğrenci olarak İstanbul takımı tutmak